BrideZilla

fazla okuyanım edenim yok nasılsa, şurada biz bizeyiz dedim
içimdekiler birikmişti, aklımdakiler etrafa uçuşmadan
yazmak istedim...

aklı fikri çorbaya dönmüş, yine de heyecanlı ve cıvıldak bir kadın.
biraz gel git akıllı, yaptıklarını ve yapacaklarını not etmezse herşeyi birbirine karıştırır olmuş bir kadın.
yer yer gergin
yer yer ağlak
yer yer şakıyan,
arkadaşlarının "bridezilla" diye isim takmayı uygun bulduğu, bir kadın..
bir ben!

düğüne 5 aydan kısa bir zaman kala;
-sanki hiç bir şey yapmamış gibi bir telaş-
-sanki herşey bitmiş gibi bi umursamazlık-
-sanki herşey nasılsa yoluna girermişcesine bi sakinlik-
hallerinden diğerine koşuyorum.

dosya dosya fikir biriktirdim, evet.
düğün organizasyonu için, gelinlik için, gelin ayakkabısı için, bıdıcık sıcacık evimizin dekorasyonu için..
ama hangisini hallettiniz deseler, henüz sadece araştırıyoruz diyebiliyorum..
daha nereye kadar bu araştırma halinde sabit durabiliriz bilmiyorum!

evleneceği nedense ailesince hiç öngörülmemiş 28 yaşında bir kadın olduğumdan, çeyiz işlerine ancak nişandan sonra başlanabildi. aylardır süre gelen almalar vermeler, nihayete bir türlü eremedi üstelik. işte bu, bir evin "ev" olabilmesi için ne kadar çok şeye ihtiyaç duyduğunu anlayıp ilk "nayııııırrrr!!!" nidalarımı yükselttiğim zaman oldu.

bir çılgınlık sonucunda "ev"lenmemiz ile beraber, yeni yeni başladığımız mobilya bakmacalarda ise, gerçekten bir tel attı beynimden. insanların çıldırmış gibi fiyatlara, gönül rahatlığıyla güzel bile diyemediğiniz mobilyaları sattığını görünce, madden ve manen çöküşe uğradık. e tabi, mobilya bakmacalar da öylece kaldı.
dediğim gibi, araştırıyoruz şimdilik :))

 

evimde olmasına kesin olarak karar verebildiğim tek şey sensin güzel pembe avize

seni henüz mobilyalarını bile seçmediğim yatak odama asacağım güzel pembe avize

kalp kalp kalp, güzel pembe avize :)))

-BunDesign-

düğün yerimiz, ben evlilik teklifimi bile almadan önce belirlenmiş olduğundan, sanırım bir tek o konuda iki ayağımız bir pabuca sıkışmadı. nasıl olur demeyin, biz evleneceğini ilk günden beri bilen çiftlerdeniz. ve ben, nerede evlenmek istediğini, düğün mekanını ilk gördüğü günden beri bilen bir gelin adayıyım ^_^
gelin görün ki, yıllardır içimde yaşayan düğün organizatörünün bir anda ortaya fırlaması sonucu bir canavara dönüşen ben, "gönlüme göre bir düğün yapamayacak mıyım" nidaları atmaya başladım. organizasyon firmalarına aklımdan geçen herşeyi bir bir anlattım. sonuç olarak gönlümden geçen düğünün temasını belirledik, "çifte kumrular!" konu üzerinde çalışmalarımız devam etmekte, fikrim sabit ama aksiyon sıfıra yakınsar...

 

ve tabi ki, bir kadının "kafasına yastık kılıfını ilk kez geçirip aynaya baktığı" günden beri aklında yer alan gelinlik hayalleri.. herşey bi tarafa, bu hafta sonu, gelinlik seçme maratonum başlıyor!!
pek acayip heyecanlanıyorum düşündükçe.
acaba diyorum,
filmlerde gördüğüm gibi, elimizde birer kadeh şampanya mı olacak ben gelinlik denerken?
gerçekten dört tarafı aynalarla çevrili kocaman bir odada, yüksek bir platformun üstüne üzerimde bir gelinlikle çıktığımda, ben de kendimi dünyadaki en özel kadın gibi hissedecek miyim?
bir kadın gerçekten "işte bu o" diyebiliyor mu hayalindeki gelinliği denediğinde?

bundan bir süre öncesine kadar, ne Pronovias, ne Vera Wang, ne Elie Saab tanıyan ben; bir anda bambaşka büyülü bir dünyaya girmiş gibi hissediyorum kendimi. o dünyada kadınların hepsi birer prenses.
tabi, gerçek hayatta o büyülü dünyaya girmenin bedeli bi hayli yüksek! ama denemesi bedava.. :)))
ha bu arada, hayır delirmedim.
sadece, hayatımda ilk ve son kez olacağını ümit ettiğim bu tecrübe için, bi miktar heyecanlıyım :))

 

çok fena favorimsin!

Vera Wang

 

fazla güzelsin!

Pronovias

  

 

ikiniz de benim bebeyimsiniz!

Pronovias Elie Saab Collection

 

saten gelinlik istemem dediğime pişman edercesine kusursuzsunuz!

Pronovias Elie Saab Collection

 

bütün bu gelinlik hayallerim tek başına beyaz kabarık bir elbiseden oluşmamakta tabi ki. renkli satenden bir gelin ayakkabısı ve ona uygun olarak hazırlanmış şahane bir de gelin buketi muhteşem olabilir!

 

 

 

 

bazılarına sorarsanız, bunların tamamı Amerika'nın oyunu :))
bütün o okuyup durduğum bloglar, aklımı karıştırmış benim. kimse farkına varmayacakmış gelinin ayakkabısı ne renkmiş, masa ortası süslemelerine kuşlar mı konmuş, koltuklara ne giydirilmiş.. malesef ben de çok haklı olduklarını biliyorum. fakat öte yandan, gerçekten "düğün organizasyonu" işi liseden beri benim hayalim!
ama malesef mühendis oldum.
ve malesef, işini sadece hayatını kazanmak için yapanlardanım.
yani malesef, işim benim hobim değil.
özetle, hayatta tüm ayrıntılarıyla gönlüme göre organize edebileceğim tek düğün kendi düğünüm olabilir. bu nedenle, boşverin işte.. çocuk özenmiş, bırakalım alsın hevesini :)))

ben, hazır tam da şımarıp böyle bir yazı hazırlamışken, benimle birlikte -hatta işin aslı benden bile fazla- koşturacak olan şahane kadınlarıma da buradan kolaylıklar diliyorum.. seviyorum sizleri nedimegillerim!
-tam gavur icadı gelin adayıyım, evet-
 



son olarak,

tüm bu süreçte bana katlanan
manyakça sayılabilecek tüm fikirlerime ortak olan - dahil olan - destek olan
ömrümün sonuna kadar sevmeye "EVET" diyeceğim
biricik nişanlım...
iyi ki varsın!

"Maybe I'm living in a fantasy. But I found a man who could make it a reality!"